Dolar 32,3802
Euro 34,7722
Altın 2.440,28
BİST 9.999,25
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 22°C
Hafif Yağmurlu
Ankara
22°C
Hafif Yağmurlu
Sal 19°C
Çar 18°C
Per 16°C
Cum 16°C

Skolyozda erken tanının önemi

SANKO ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ BEYİN, SİNİR VE OMURİLİK CERRAHİSİ UZMANI DR. ÖĞR. ÜYESİ YAYLA: “SKOLYOZDA ERKEN TANI, TEDAVİNİN BAŞARI ŞANSINI ARTIRMAKTADIR”

Skolyozda erken tanının önemi
30/03/2022 14:35
A+
A-

SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğr. Üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Erdal Yayla, “Skolyozda (omurga eğriliği) erken tanı, tedavinin başarı şansını artırdığından büyük önem taşımaktadır” dedi.

Dr. Öğr. Üyesi Yayla, skolyozun röntgende görülen omurga düzlemindeki 10 derecenin üzerindeki şekil bozukluğu olduğunu söyledi.

Skolyozun görülme sıklığının yüzde 2-4 dolayında olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Yayla, erkek çocuklara oranla kız çocuklarda yaklaşık 8-10 kat daha sık karşılaşıldığını ifade etti.

Belirtileri ve sebepleri

Dr. Öğr. Üyesi Yayla, skolyozun belirtilerinin; yana doğru eğri omurga, öne-yana eğri omurga, sol ya da sağ omuzun öne çıkıklığı, kalça ve omuzdaki asimetri, birinci yanında ikinci bir eğriliğin mevcudiyeti, bel ve sırtta ağrı (birlikte ya da ayrı), yorgunluk hissi ve nefeste darlık olduğunu kaydetti.

Skolyozun doğumsal, tümör ya da enfeksiyon kökenli, spastik çocuk, nedeni bilinmeyen (idiopatik) vb. pek çok farklı sebebi olduğunu anımsatan Dr. Öğr. Üyesi Yayla, skolyoz tiplerini ise şöyle özetledi:

“İdiopatik (Nedeni bilinmeyen) Skolyoz: Skolyozun en sık karşılaşılan tipidir. Nöromusküler Skolyoz: İkinci en sık görülen skolyoz tipidir. Konjenital Skolyoz: Üçüncü sıklıktaki skolyoz tipidir, doğuştan gelmektedir.”

İdiopatik skolyozun doğal seyri

Skolyoz takibinde düzenli aralıklarla hastanın kontrole çağrılarak, röntgenlerle eğriliğin derecesinin ölçüldüğünü anlatan Dr. Öğr. Üyesi Yayla, eğriliğin düzenli olarak artış gösterdiği ve başka nörolojik problemlerin çıktığı durumlarda cerrahi işlemin planlanması gerektiğini bildirdi.

Konjenital skolyoz ve korse tedavisi

Skolyoz tedavisinde hastaların çok az bir kısmının cerrahiye ihtiyaç duymakla birlikte çoğunluğunun takip, fizik tedavi ve korse tedavisi ile düzelebildiğine değinen Dr. Öğr. Üyesi Yayla, “Korseler günde ortalama 18-23 saat kullanılmalıdır. 35 derece ve üstü eğriliği olan hastalar tam zamanlı korse kullanmalıdır. Çocuklarda korse kullanımı büyüme tamamlanıncaya kadar devam etmelidir” şeklinde konuştu.

Tedavide göz önünde bulundurulacak faktörler

Eğriliklerin ancak yüzde 10’unun tedaviye ihtiyacı olduğuna vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Yayla, “Skolyoz tedavisinde planlama yaş, eğriliğin derecesi ve yeri, yetişkinlerde ağrının şiddeti gibi faktörlere göre hastaya özgü yapılır. Özellikle eğrilik derecesi ile ne kadar ilerlemiş olduğu dikkate alınır” ifadelerini kullandı.

“Eğrilikler, 45 ve 50 derecenin üzerindeyse cerrahi yöntemle tedavi edilmelidir” diyen Dr. Öğr. Üyesi Yayla, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İleri derecedeki eğrilikler cerrahi yöntemle tedavi edilecekse, olumsuz etkileri artıracağından ve operasyon sırasında kan kaybının daha fazla olacağından eğriliğin fazla ilerlemesi beklenmeden harekete geçilmelidir. Cerrahi yöntem olarak, gelişen teknoloji yardımıyla pedikül vidaları ya da hibrit sistemlerle omurga ve rodlar birbirine tutturularak omurga düzeltilmektedir. Skolyozun takip ve tedavi sürecinde her aşamada düzenli yapılan egzersizler, sırt kaslarının güçlü tutulması, fiziksel direnci yükseltme ve formda olma çok önemli faktörlerdir.”

SANKO Üniversitesi Hastanesi Skolyoz Polikliniği’nin Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Kliniği ile Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’nin multidisipliner bir yaklaşımla kurulduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Yayla, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bölgemizde skolyoz gibi büyük bir sağlık sorununun tedavisindeki eksiklik polikliniğimizin hizmete girmesiyle giderilmiş oldu. Tanı ve özellikle cerrahi tedavisi için zorlu bir süreç gerektiren skolyozda, donanımlı ve alt yapısı güçlü olan hastanemizde, aldığımız eğitimler ve başarılı ekibimizle hastalarımıza şifa olmaya devam edeceğiz.”

ETİKETLER:
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.