Dolar 32,3520
Euro 35,1292
Altın 2.301,73
BİST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 21°C
Az Bulutlu
Ankara
21°C
Az Bulutlu
Cum 23°C
Cts 24°C
Paz 24°C
Pts 25°C

Uzmanı uyardı: “Ramazan ayında kontrollü beslenme önemli”

RAMAZAN AYINA SAYILI GÜNLER KALA DİYETİSYEN EMRAH ELMAS, HALSİZLİK VE DALGINLIĞIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN SAHUR YAPMANIN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKEREK, İFTARDA DA BESİNLERİN KONTROLLÜ BİR ŞEKİLDE TÜKETİLMESİ GEREKTİĞİNİ BELİRTTİ.

24/03/2022 10:05
A+
A-

Ramazan ayına sayılı günler kala diyetisyen Emrah Elmas, halsizlik ve dalgınlığın önüne geçmek için sahur yapmanın önemine dikkat çekerek, iftarda da besinlerin kontrollü bir şekilde tüketilmesi gerektiğini belirtti.

11 ayın sultanı Ramazan’a kısa bir süre kala diyetisyenlerden de doğru ve kontrollü beslenme uyarıları gelmeye başladı. Bingöl İl Sağlık Müdürlüğünde görevli diyetisyen Emrah Elmas, beslenme ve yaşam şeklinin değiştiğine dikkat çekti. Oruç tutacak kişilerin muhakkak sahur yapması gerektiğini vurgulayan Elmas, sahurda tüketilmesi gereken besin türlerini de açıkladı. Elmas, “Ramazan ayı aslında beslenme ve yaşam şeklimizin değiştiği bir ay. Bu ayda yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması için günlük en az iki öğün ve mutlaka sahurun yapılması gerekiyor. Sahur öğünü tüketilmediği zaman kişi daha erken saatlerde kan şekeri düştüğü için halsiz, yorgun, bitkin olabiliyor. Bu da günün verimsiz geçmesine sebep olabilir. Sahurda neler yenilebilir? Süt, yoğurt, peynir, yumurta ve tam tahıl ekmeğinden oluşan bir kahvaltılık ya da çorba, zeytinyağlı yemekler, salatanın yoğun olduğu öğün tercih edilebilir. Aşırı acıkma problemi olan bireyler kuru fasulye, mercimek, nohut, bulgur pilavı gibi mideyi geç terk eden doygunluk sağlayan besinlere ağırlık verebilirler. Aşırı tuzlu, yağlı, hamur işi gıdalardan mümkün olduğunca sahurda uzak durulması gerekiyor” dedi.

“İftarda kan şekerini hızlı yükselten besinlerden uzak durulmalı”

İftarda tüketilmesi gereken gıdalara da değinen Elmas, “İftar vakitlerinde genellikle sofralar çok çeşitli olabiliyor. Burada yapılan en büyük hatalardan biri kan şekeri düşük olduğu için hızlı ve çok miktarda besin alımı oluyor, bu da sağlık açısından büyük risk oluşturmakta ve de kilo alımına sebep oluyor. İftarda aslında bizim yapmamız gereken ilk olarak peynir, zeytin, domates, çorba gibi hafif bir besinle başlamak 10-15 dakika dinlendikten sonra az yağlı bir et yemeği, sebze yemeği ve salata ile devam edilebilir. Hem enerji yükselten hem de kan şekerini hızlı yükselten beyaz ekmek, pirinç pilavı, kızarmış patatesten uzak durmamız gerekiyor. Bunun yerine tam buğday ekmeği, bulgur pilavı, kepekli ekmek ve kepekli makarna tercih edilebilir. Aşırı şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar ve meyve tüketilebilir. İftardan sonra 1-2 saat yürüyüş yapmak sindirime yardımcı olacaktır. Susama hissi olmasa bile iftar ve sahur arasında mutlaka bol bol su içilmeli. Günlük 2 ila 2,5 litre arasında su içilmesi gerekiyor. Suya ek olarak süt, ayran, sade soda, sıkılmış meyve ve sebze suları, ıhlamur, kuş burnu gibi bitki çayları tüketilebilir” diye konuştu.

Kabızlık problemine karşı lifli gıdalar

Ramazan ayında beslenme değişikliğine bağlı olarak kabızlık problemi görülebileceğini belirten Elmas, “Bunun oluşmaması için fiziksel aktivite durumu arttırılmalı, bol sıvı içilmeli ve lif oranı yüksek kuru baklagiller, tam tahıl, sebze, salata, taze kuru meyveler, hoşaf, ceviz, badem, hurma gibi gıdalar tüketilebilir. Yine yemeklerimizin pişirilme yöntemi çok önemli. Özellikle ızgara, haşlama, fırında gibi sağlıklı yöntemler tercih edilmeli. Kavrulmuş ve kızartılmış besinlerden hem sahurda hem de iftarda uzak durulması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Kronik hastaların veya tedavisi süren hastaların oruç tutmasının doğru olmadığını da söyleyen Elmas, “Bazı riskli gruplar var oruç tutmaması gereken. Bunlar gebeler, emziren anneler, kalp-damar hastalığı olanlar, diyabet hastaları, kronik hastalığı olan yaşlılar, kemoterapi görenler ve yeni ameliyat olanların da özellikle oruç tutmamaları gerekiyor” dedi.

REKLAM ALANI
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.