NEDEN SİGORTA ?

Ülkemizde az uygulanan bir teminat,
      Sigorta; önceden ödenen prim karşılığında, bir kimsenin ya da bir şeyin herhangi bir yönden ileride karşılaşabileceği zararı gidermek için, bu işle uğraşan bir kuruluşla yapılan bağlantı sözleşmesidir.
       İlk olarak 1893 yılında Osmanlıda Umum Sigorta şirketi kuruldu. Cumhuriyetin ilanı ile birlikte yerli ve yabancı şirketlerin sayıları arttı. 1939 yılında sigorta şirketleri Ticaret Bakanlığına bağlandı. 1959 yılında 7397 sayılı sigorta murakabe kanunu yürürlüğe girdi. 1987 yılında ise 7397 sayılı yasaya ek olarak 3379 sayılı yasa ile sigorta şirketlerine düzenlemeler getirildi. Sigorta şirketleri Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığına bağlayarak mali yapının bir parçası olarak kabul edildi. 1990 yılında kaza sigortaları, mühendislik sigortaları, zirai sigortalar, yangın sigortaları, nakliyat sigortaları da ön plana çıkarıldı. 1999 yılında gerçekleşen Marmara depremi sonrasında 2000 yılında meskenler için zorunlu deprem sigortası (DASK) oluşturuldu. 2003 yılında Bireysel Emeklilik Sistemini ( Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi ) faaliyete geçirildi.
        En sık bilinen ve yapılan sigorta çeşitleri arasında karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası yer almaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa ( KTK ) göre yapılması zorunlu olan sigorta türlüdür.
        Hasar anında karşı tarafa verebilecek bedeni ve maddi zararları güvence altına alır. Zorunlu trafik sigortası yapıldığı aracın zararını karşılamaz, zarar verdiği aracın maliyetini karşılar. Zorunlu trafik sigortasını yaptırmayan araçlar trafiğe çıkamaz.
        Sigortanın amacı, yaşanabilecek risklerin kontrolünü sağlamak ve sebep olacağı kargaşalara engel olmaktır.
         KTK’nin 91. maddesi ile zorunlu trafik sigortası belli şartlarda trafik kazalarında karşı tarafın aracında, araçtaki eşyalarında ve araçta bulunan kişilerin, maddi zararlarını, bedeni zararlarını ve iş görmezlik tazminatları bu kapsamdadır. 2918 sayılı Karayolları trafik kanununa göre üçüncü şahısların ölüm veya yaralanma zararları, sigorta limitleri dahilinde hukuki sorumluluk çerçevesinde karşılamakla yükümlüdür.
          Böylece zorunlu trafik sigortası her türlü zararı karşılayan bir sigorta türü değildir. Bu sebeple sigortanın hangi kazaları ve zararları karşıladığını belirlemek gerekir.
         Zorunlu trafik sigortası ile karşı araçları korumaya alırken kendi aracımızı da korumaya almak için Kara Araçları Kasko Sigortasını yaptırmak uygun olur.
          Kasko Sigortası; poliçede belirtilen ve karayolunda kullanılma izni olan motorlu ve motorsuz kara araçlarından, römork veya karavanlardan, iş makinelerinden, lastik, tekerlekli traktörler ve diğer zirai tarım makinelerinden doğan risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alır.
   -Aracın hareket halinde veya durağan durumunda, herhangi bir cisime çarpması, çarpışması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar,
   -Aracın yanması,
   -Aracın veya araç parçalarının çalınması durumunda,
         Dar Kasko, Kasko, Genişletilmiş Kasko, Tam Kasko olarak farklı içeriklerde teminatlandırılır.
        Yapılan Kasko  sözleşmelerine; doğal afetler, eylemlerden gelecek olan zararlar, ülke dışında gelebilecek zararlar, hayvanlar tarafından oluşabilecek zararları, anahtar çalınması ve kaybolmasından doğan zararlar, mekanik ve elektrik donanımında oluşabilecek zararları eklenebilmektedir.
         Kara Araçları Kasko Sigortasının teminatları, isteğe bağlı daha geniş kapsamlı olabilmektedir.
         Ülkemizde araçlarımız için zorunlu ve genişletilmiş kasko poliçeleri kapsamında zarar karşılamak üzere sigorta şirketlerimiz tarafından teminat verilmektedir.

Birinci bölümün sonu…


Teşekkür ederim..