Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 24°C
Az Bulutlu
Ankara
24°C
Az Bulutlu
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 21°C

Görme engelinin engel olmasına izin vermedi, Rukiye öğretmen engelleri aşarak çocukluk hayalini gerçekleştirdi

ELAZIĞ’DA YAŞAYAN DOĞUŞTAN GÖRME ENGELLİ RUKİYE UĞUR, ÇOCUKLUK HAYALLİ OLAN ÖĞRETMENLİĞİ YAPMAK İÇİN TÜM ZORLUKLARA GÖĞÜS GEREREK ENGELLERİ AŞTI VE BİLGİLERİNİ ÖĞRENCİLERİNE AKTARMANIN MUTLULUĞUNU YAŞIYOR.

01/01/2022 12:40
A+
A-

Elazığ’da yaşayan doğuştan görme engelli Rukiye Uğur, çocukluk hayali olan öğretmenliği yapmak için tüm zorluklara göğüs gererek engelleri aştı. Türkçe öğretmenliği bölümünü kazanıp atanan Uğur, şimdilerde bilgilerini öğrencilerine aktarmanın mutluluğunu yaşıyor.

Elazığ Şehit Cüneyit Bankur İmam Hatip Ortaokulunda Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Rukiye Uğur, doğuştan görme engelli olarak dünyaya geldi. Hayatta karşılaştığı tüm engellere rağmen önce memur olmayı başaran 1 çocuk annesi Uğur, 6 yıl boyunca memurluk yaptıktan sonra üniversite sınavına hazırlanarak çocukluk hayali olan Türkçe öğretmenliğini kazandı. Hem çalışıp hem de okuyan Uğur, görme engelli olmasına rağmen mezun olup hayalini kurduğu mesleği en güzel şekilde yapmaya başladı. Öğrencileri tarafından çok sevilen Uğur, okul koridorlarında, merdivenlerden iniş çıkışlarda, okula geliş gidişlerde öğrencilerinin sıcak ilgisiyle karşılaşıyor.

Bir kız çocuğu annesi olduğunu aktaran Rukiye Uğur, 6 yıl Eskişehir’de yaşadığını söyledi. Meslek hayatımın ilk 4 yılını Eskişehir’de geçirdiğini ifade eden Uğur, şu anda öğretmenlikteki 3’üncü yılını Şehit Cüneyit Bankur İmam Hatip Ortaokulunda sürdürdüğünü dile getirdi. Kendisinin doğuştan görme engelli olduğunu vurgulayan Uğur, “Engellilik durumum söylenilenlere göre glokom yani halk ağızıyla göz tansiyonu diyebiliriz. Gaziantep’ten başlayan bir eğitim sürecim var. İlköğretimimi ben 8 yıl görme engelliler okulunda tamamladım. Görme engelliler okuluna 8 yaşında başlamıştım okulun varlığını geç öğrendiğim için 8 yaşında başladım. Şimdikilere göre zamanında gidememiş olabilirim ama 6 saatlik bir mesafe şehir olarak, benim okulum yatılıydı. Bayramlarda ve yaz tatillerinde ailemin yanına gidiyordum. Bunun dışında sürekli okulda yatıp kalkıyorduk ”dedi.

“Bu benim hayalimdi ve şimdi çok şükür hayalimi idame ediyorum”

6 yıl memurluk yaptığını aktaran Uğur, “Burada yine bir okulda santral memuru olarak görev yapıyordum. O yıl ben üniversite sınavına hazırlanıyordum. Memurluk sınavının da yapılacağı duyuruldu. O zamanlar engeliler için merkezi sınav sistemleri yoktu, belli kurumlar sınav açıyordu. O zaman Milli Eğitim Bakanlığı sınav açtı ben de başvuruda bulundum. Kastamonu’da sınava girdim sınavı kazanmak nasip oldu. Üniversite sınavına girdim bu sınavı kazanmak nasip oldu. Ben Fırat Üniversitesini kazanmıştım okul dolayısıyla Kastamonu Elazığ’a tayin edildim. Gündüz işe gidiyordum, akşam da okula ikisi de olunca 4 yıl bu böyle gitti. Sonra okulum bitti ben öğretmenliğe geçtim. Öğretmen olmak benim hayalimdi hep öğretmen olmayı istedim ama ben aslında hep rehber öğretmeni olmayı istedim ya da Türkçe olabilirdi. Bu benim hayalimdi ve şimdi çok şükür hayalimi idame ediyorum” diye konuştu.

“En önemli engel kafamızdır, kafamızda neye nasıl baktığımızdır”

En önemli engelin kafanın içi olduğunu vurgulayan Uğur, “En önemli engel kafamızdır, kafamızda neye nasıl baktığımızdır. Uzuv engelleri her türlü yapılıyor, sonuçta her sağlam insan bir engelli adayıdır. Engelin bir seçimi yoktur. Gerçekten yapabiliyoruz, yeter ki toplum bizi ne kahraman görsün ne de mağdur görsün. Bizi de kendileri gibi eşit, erişilebilir yaşamda engellilik farlılık olarak görebilirler. Benim bastonum var, herkesin gözüyle baktığını ben bastonumla görüyorum, beni gideceğim yere götürüyor. Birisi bakarak gidiyor, birisi göz teması kuruyor. Ben de sesle, bastonumla, kokuyla yapıyorum. Ben bir kahraman değilim veya bir mağdur değilim, ben de herkes gibi sadece gözlerinde engeli olan bir bireyim” şeklinde konuştu.

Öğretmenini çok sevdiğini belirten Zümra Genç ise “Türkçe öğretmenimiz Rukiye Uğur bize çok güzel ders anlatıyor. Onun görme engelli olduğunu biliyorum bazen sıkıntılar yaşayabiliyor, yolda gelirken onu gördüğüm anda hemen koluna giriyorum. Okula gelene kadar ona eşlik ediyorum, bize çok iyi konular anlatıyor. Bize günlük 50 sayfa kitap okuma gibi aktiviteler yaptırıyor. Velimize imzalatıp okula getiriyoruz. Kendisini çok seviyoruz” ifadelerini kullandı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.